Eyüpsultan‘da, 1 kişinin öldüğü 4 kişinin yaralandığı kazada mağdurlardan birinin kaybolan cep telefonu kazaya neden olan 17 yaşındaki sürücü T.C’nin annesi Eylem Tok’un kullandığı araçta bulundu.
YARDIM ETMEK İÇİN TELEFONU ALIP DALGINLIKLA DUVARIN ÜSTÜNE BIRAKTI
İstanbul Emniyet Müdürlüğü ekipleri, 1 Mart’ta, Göktürk’teki Belgrad orman yolunda meydana gelen ölümlü trafik kazasında yaralanan İ.G’nin telefonunun bulunmaması üzerine çalışma başlattı. Çalışmalar sonucunda kazaya tanık olan Z.H.T’nin, yaralılardan birine yardım etmek için telefonu aldığını ve dalgınlıkla götürdüğünü belirleyen ekipler, daha sonra cep telefonunu site duvarının üzerine bıraktığını tespit etti.
DUVARIN ÜSTÜNDEN ALIP ARAÇTA UNUTMUŞ
Ekipler, sitenin güvenlik görevlileri tarafından muhafaza altına alınan cep telefonunun yine kazaya tanık olan D.Ö’nün annesi B.Ö tarafından alındığını ve o esnada kazaya neden olan 17 yaşındaki sürücü T.C’nin annesi Eylem Tok’un da orada bulunduğunu belirledi.
Çalışmalarda daha sonra telefonun Tok’un siteye geldiği ve A.K’nin kullandığı araca konulduğu ve taşıtın kontrolü sırasında yine sürücü tarafından bulduğu tespit edildi. Telefon, A.K tarafından emniyete teslim edildi. Kazayla ilgili soruşturmanın sürdüğü belirtildi.
Oğuz Murat Aci
KAZADA YARALANAN KİŞİ, “TELEFONUM ALINDI” DEMİŞTİ
Kazada yaralanan İbrahim Gümüş, “Biz benzinimizi aldık dönüş yolundaydık. Araç arızalandı. Arızalanınca biz 3 tane ATV’yi emniyetli bir alana çektik. Sonra Oğuz abi dedi ki, karşıdan gelen görsün diye ATV’leri ters çevirip arkaya geçerek flaşörlerini yaktı. Görmemeleri imkansız. 4-5 tane araba geçti. Onlar yavaşladı, fark etti. Bir tanesi durdu, bir ihtiyacınız var mı diye sordu. Ama o çok süratli ve hızlı olduğu için göremedi ve direk yapıştırdı. Ben sadece farları gördüm, sonrası yok bende. O anlara dahil pek bir şey hatırlamıyorum. Çünkü o esnada kafama darbe aldım. Sadece arabanın çok süratli olduğunu hatırlıyorum. Çarpmanın etkisiyle zaten biz savrulduk. Görmemle vurması bir oldu zaten.
Daha sonra yardım istemek için telefonumu çıkarmıştım. Telefonu çıkardığım zaman şifremi hatırlayamadım. Yüz kilidiyle açmaya çalıştım, açıldı telefon. O sırada telefon benim elimden alındı. Kim olduğunu bilmiyorum. Çünkü etraf karanlıktı göremiyordum. Büyük ihtimalle aileden biri almıştır diye düşünüyorum. Ondan sonra telefonum alınıyor. Ben o etkide kalkıp arkadaşımı görünce telefonu unutuyorum. Gerisini de hatırlamıyorum.
İbrahim Gümüş
“TELEFONA BİR HANIMEFENDİ ÇIKIYOR”
Sonra teyzem telefonla beni arıyor. Beni aradıktan sonra telefona bir hanımefendi çıkıyor. ‘Siz kimsiniz, İbrahim nerde’ diye bir soru soruyor. O da ‘siz kimsiniz’ diye cevap veriyor. Teyzemde diyor ki ‘Ben teyzesiyim sen kimsin’ diyor. Sonra telefonu yüzüne kapatıyor. Sonrasında telefonun güvenliğe bırakılıp oradan alındığı söyleniyor. Ne olacağını bilmiyoruz ama adalete teslim olduktan sonra her şeyin açığa çıkacağını düşünüyoruz. Ben yardım ya da oraya gelen bir bayan sesini duymadım. Zaten yarı baygındım. Kazadan sonra bunları hatırlıyorum. Telefonum elimden alındı. Alındığını biliyorum. Telefonu çıkardım, telefon benim yanımdaydı çıkarıp yardım istemek için aramıştım. Ama işte söylediğim gibi telefonu elimden aldılar ne oldu bilmiyorum. O esnada ambulans daha gelmemişti” açıklamasında bulundu.
NE OLMUŞTU?
Eyüpsultan’da, 1 Mart’ta kullandığı arabayla yol kenarındaki ATV tipi araçlara çarparak Oğuz Murat Acı’nın ölümüne, İ.G, T.A, S.K. ve H.T’nin yaralanmasına neden olan 17 yaşındaki sürücü T.C. ile annesi Eylem Tok kaza sonrası İstanbul Havalimanı’ndan Mısır’a kaçmış, ardından ise Amerika Birleşik Devletleri’ne gitmişlerdi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında, sürücü T.C. ve annesi yazar Eylem Tok hakkında yakalama kararı çıkarılmıştı. Ardından, zanlıların hem diplomatik yollardan hem de Interpol vasıtasıyla Türkiye’ye iadeleri istenmişti.